Motor Teknolojisinde Devrim Yaratacak Buluş Türkiye'den Çıktı ...
|
|
|
|
|
|
Dünya, “kanıtlanmış petrol rezervlerinin 50 yıl yeteceği” saptamaları çerçevesinde enerji krizi yaşarken, yakıtta büyük ölçüde tasarruf sağlayacak ve motor teknolojisinde devrim yaratacak buluş Türkiye'den çıktı.
Büyük bir yeniliğe imza atacak buluş, yakıtta yüzde 50 illere varan tasarruf sağlarken motorun piston sürtünmesini sıfıra indiriyor, motorun ısınmasını ve yağ yakmasını da azaltıyor. Üstelik eski ya da yeni tüm motorlara monte edilebiliyor.

Motor teknolojisinde yeni icat
Uzun süredir sürdürülen çalışmaları tamamlanan ve patenti alınan buluş, Bilal Yaykan' a ait. Buluşun birkaç yıldır hazır olduğunu ancak patent işlemlerinin uzun sürmesi nedeniyle buluşu şimdi ortaya çıkardıklarını belirten Yaykan " Dünya çapında büyük ve çok önemli bir adım olarak kabul edilmesi gereken sistem hakkında yerli ve yabancı tanınmış firmalarla bir süredir görüşme halinde olduklarını" belirtti.
Yakıtta %50'ye Varan Tasarruf
Buluş, motor pistonları üzerinde bulunan geliştirilmiş yeni sekmanların daralıp genişlemesini sağlayan ve bu esnada da sürtünmeyi kaldıran mekanizmayı (baskı yaygı diyafram mekanizmalı piston) içeriyor.
Tüm yeni motor sistemlerinde kullanılabildiği gibi, halen kullanılmakta olan klasik motorlara da monte edilebilme özelliği taşıyan bu buluşla,
-Motorda az yakıt sarfiyatı sağlanıyor,
-Motorda güç kullanım verimi önemli ölçüde artıyor,
-Motor ısınması azalıyor,
-Motor yağ yakması azalıyor,
-Sekman ve blok aşınması azalıyor
-Yüksek devirlerde bile performans düşüklüğü ortadan kalkıyor.
Türkiye'den bugüne kadar çıkan ve dünya çapında yankı uyandıran en önemli buluşların başında yer almaya şimdiden aday.
Yurt içi ve yurt dışından birçok firma ile görüşmelerini sürdüren Bilal Yaykan 1956 Uşak doğumlu. Askerliğine kadar çeşitli mesleklerde çırak, kalfa, usta olarak çalıştıktan sonra 1990'a kadar gastronomi ile uğraştı. Almanya'da ikamet eden Yaykan, 1990 senesinden itibaren araştırmalarını hayata geçirmek için çalışıyor.
Not:Bu makale www.steno.de.be sitesinden alıntıdır... |
Solucan Virüsü ve Özellikleri

Solucan virüsü genellikle e-posta, porno siteleri, kaynağı belirsiz programlar, forum siteleri, korsan oyun dvd ve cd leri gibi farklı yollarla bilgisayarlara bulaşır. Solucan da, virüs gibi, kendisini bir bilgisayardan diğerine kopyalamak için tasarlanmıştır ancak bunu otomatik olarak yapar. İlk olarak, bilgisayarda dosya veya bilgi ileten özelliklerin denetimini ele geçirir. Solucan bir kez sisteminize girdikten sonra kendi başına ilerleyebilir. Solucanların en büyük tehlikesi, kendilerini büyük sayılarda çoğaltma becerileridir. Örneğin bir solucan
, e-posta adres defterinizdeki herkese kopyalarını gönderebilir ve sonra aynı şeyi onların bilgisayarları da yapabilir. Bu, domino etkisinin getirdiği yoğun ağtrafiği işyeri ağlarını ve Internet'in tümünü yavaşlatabilir. Yeni solucanlar ilk ortaya çıktıklarında çok hızlı yayılırlar. Ağları kilitlerler ve olasılıkla sizin ve başkalarının Internet'teki Web sayfalarını görüntülerken uzun süreler beklemenize yol açarlar.
Solucan, Virüslerin bir alt sınıfıdır. Bir solucan genellikle kullanıcı eylemi olmaksızın yayılır ve kendisinin tam kopyalarını (olasılıkla değiştirilmiş) ağlardan ağlara dağıtır. Bir solucan bellek veya ağ bant genişliği tüketebilir, bu da bilgisayarın çökmesine yol açabilir.
Solucanlar yayılmak için bir "taşıyıcı" programa veya dosyaya gereksinim duymadıklarından, sisteminizde bir tünel de açabilir ve başka birinin uzaktan bilgisayarınızın denetimini eline geçirmesini sağlayabilir. Yakın geçmişteki solucanlara örnek olarak Sasser solucanı ve Blaster solucanı verilebilir.
Solucanı Truva Atından ayıran faktörler:
- Truva virüsü bilgisayara girdiğinde hangi programla girmişse o programın açılmasını bekler program açılmazsa truva at bilgisayarda aktifleşemez.
- Truva atı direk bilgisayarın işletim sistemine zarar verir. Solucan ise zarar vermez sadece girdiğiniz siteleri, girdiğiniz nickleri ve şifrelerini, indirdiğiniz programları, sohbet programlarındaki konuşmalarınızı yani aklınıza gelen herşeyi programcısına rapor olarak bildirir.
- Solucanın sahipi kendi bilgisayarından sizin bilgisayarınızın ekranını kapatabilir, klavyenizdeki tüm ışıkların yanıp sonmesini sağlıyabilir, istediği programları açabilir, monitorünüzü kapatabilir.
NOT: Bu makale
www.steno.de.be sitesinden alıntıdır...
Nikon'dan profesyonel kalite
Coolpix P90, üstün yetenekleriyle rüzgar gibi esecek.
Nikon, kuruluş yılı 1917'den beri kaliteli ürünler sunmayı başaran bir Japon firması... Ekonomik krizin fırtına gibi estiği şu günlerde bile hala kar yapabilen, dünyanın en büyük fotoğraf makinesi üreticilerinden biri...
Şimdi de 24x yakınlaştırma özelliği ve 12.1 megapiksel fotoğraf kalitesi sunan yeni ürünüyle piyasada. BBS teknolojisiyle, saniyede toplam 16 kare fotoğraf çekebiliyor ve bu kareler arasından en üstün kaliteli olanını seçiyor. Tek, sürekli, BBS, çoklu çekim, sürekli spor gibi çekim modları sunuyor.
VR isimli yeteneği ile titreşimlerden etkilenmeyerek optimum verim sağlıyor. Elbette zamanlayıcı özelliği de bulunuyor. 47 MB dahili hafıza, yüksek hızlı USB bağlantısı, aktif D-Lightning fonksiyonu diğer önemli yetenekleri arasında.
Çok kısa bir süre sonra P90 ülkemizde de satışa sunulacak.
Dünyanın en ince HD kamerası
Toshiba Camileo S10HD çok iddialı...
Camileo ailesinin yeni üyesi 18 mm inceliği, 57 mm genişliği 100 mm boyu ile sınıfının en küçüğü olmayı başarıyor.
1080p HD video kapasitesi, 4x dijital yakınlaştırma özelliği ve 2.5 inç LCD ekranı ile kaliteli çekimler yapılıyor. 5 megapiksellik fotoğraf çekme kapasitesi de cabası.
HDMI çıkışı ile HD TV'lere bağlanabilen ürün YouTube üzerinden video paylaşabiliyor.
Gigabyte EP45-UD3P
Daha yüksek performans, oyuncular başta olmak üzere hıza merakı olan tüm kullanıcıların hedefi. En yeni ekran kartları, en hızlı işlemciler ve doğal olarak büyük bir enerji ihtiyacı ve stres. Intel'in orta seviyedeki en iddialı yongası P45 ve ICH10R güney köprüsüyle donatılan EP45-UD3P performans ihtiyacına en "dayanıklı" çözümü sunan anakartlardan bir tanesi. EP45-UD3P daha elinize aldığınız ilk anda güvenilirlik hissini tattırıyor.
Kaliteli katı kapasitörleri ve sade olmasına rağmen çok etkili soğutma sistemi kartın profesyonellere yönelik BIOS'uyla birleşince ortaya gerçekten karşı konulmaz bir hız canavarı çıkıyor. Yüksek voltaj altında uzun süre çalışabilecek bu anakartın üzerinde iki adet PCIe X16 slotu bulunuyor. Ancak bildiğiniz gibi P45 sadece bir adet X16 veriyoluna izin veriyor. Bunun dışında 3 adet PCIe X1 ve 2 adet de klasik PCI slotu emrinizde.
1600 MHz'lik FSB desteği bulunan anakartta kullanabileceğiniz işlemcilerin sınırı yok. Yeni çıkan Core i7 serisi haricinde LGA775 yapısındaki her türlü Intel işlemci destekleniyor. Gigabyte bu anakartta DDR3 bellek dayatması yapmamış. 1366 MHz hızına kadar tüm DDR2 bellekler kullanılabiliyor. Çift kanal 4 yuvaya sahip anakartta toplamda 16 GB kapasiteye ulaşılabiliyor.
ICH10R güney köprüsü 6 adet SATA2 bağlantı sunuyor. Bunun haricinde Gigabyte'ın SATA2 çipi ise 2 adet daha SATA2 sürücü kullanmanızı sağlıyor. Yani toplamda 8 sürücü bu anakarta takılabiliyor. 0,1,5 ve 10 RAID tipleri destekleniyor.
Anakartın arka paneli ise çok kalabalık. Öyle ki kasaya panel çerçevesini takmasanız hiçbir şey fark etmez. Arkada optik çıkışın yanı sıra 2 adet LAN bağlantısı ve tam 8 adet USB 2.0 portu bulunuyor. Sonuç olarak bu anakart overclock ile özellikle işlemcinin tüm gücünü kullanmaya yönelik tüm girişimlerinizi, işkence ve stresi kaldırabilecek bir anakart. Yaklaşık 200 dolarlık fiyat ilk bakışta ürkütücü olabilir ama uzun ömürlü bir çözüm arayanlar için feda edilebilecek bir tutar.
Gigabyte EP45-UD3P
Desteklenen İşlemciler |
LGA 775 / Tüm Intel işlemciler |
Yonga Seti |
Intel P45 + ICH10R |
Bellek Yuvası |
4x DDR2 1366 MHz |
Maksimum Bellek |
16 GB |
Genişleme Yuvaları |
2x PCIe X16, 3x PCIe X1, 2x PCI |
Sürücü Arabirimleri |
8x SATA |
Ses |
8 kanal |
Diğer Bağlantılar |
8x USB 2.0, FireWire |
FSB |
1600 Mhz |